DEKORASYONDA TARZ VE AKIMLAR (1800-1920)

Art Deko

Art Deko, 1920-1930 yılları arasında popülerlik kazanan, günümüzde artık klasik hatta antika olarak ele alınan parçaların kullandığı bir dekorasyon akımıdır. Geometrik desenler bu akımın temel kodlarından biridir. Baktığınız zaman kesinlikle bir üçgen ya da dörtgen görürsünüz. Garip bir nizami algısı var diyelim biz size. 

Görsellere baktığınız zaman, “aynı anneannemin evi ayol bu” diyeceğiniz o harika parçaların olduğu evler yani. Öyle yatağı şuraya yan koyalım, masayı oraya çapraz yerleştirelim demek yok bu evlerde. O yatağın başı duvara yaslanacak, ayakucuna puf konacak hemen yanına da makyaj masası! O kadar, burada kurallar böyle. Ayrıca geometrik algıda çok güçlü. 

O salon simetrik olacak arkadaş. Televizyonun sağında masa lambası varsa aynısı solunda da olacak. Her mobilya aynı ağaçtan yapılmış olacak. Yeri gelirse yastık sayısına dikkat edilecek, sol tarafta 2 tane yastık varsa koltuğun diğer tarafı içinde 2 tane daha alınacak. Peki, arkadaş bunu nasıl modernleştirmişler diye sorarsanız. O eski varaklı tablolar daha modern olmuş, yeri gelmiş duvarlar kağıt ile kaplanmamış fıstık yeşiline boyanmış. Kısaca objeler modern hale gelmiş ama diğer uygulamalar halen aynı.

Püf Noktaları:

Simetri
Geometrik objeler
Siyah-beya, damalı yüzeyler
Duvar kağıdı

dwellstudio

architecturaldigest

thesofaandchair

admagazine

Art Nouveau

1980’lerin sonlarına doğru ortaya çıkan bir akım oluyor kendileri. Tam anlamıyla doğa âşıklarına hitap eden bir stili var. Oldukça süslü ve estetik çizgiler, çiçekler, böcekler… Yüzüklerin Efendisi filmindeki Hobit evleri gibi. Hele ki tablo gibi yapılmış kocaman vitray camlar bu dekorun vazgeçilmezi. 

Kısaca şu şekilde açıklayalım, bu dekor sizi tarihi bir evde gibi hissettiriyor. Bol bol işleme ve detay var mobilyalarda. Evin her yerinde bir renk var, Özellikle camlarda. Nereye bakarsanız bakın, gözünüz o harika vitray çalışmalarına kayıyor. İllaki vazolara konmuş taze çiçekler görüyorsunuz, kumaşlarda da çiçek motiflerini. 

Diğer yandan geometrik çizgilerde ön plana çıkıyor. Birçok yerde çizgiler simetrik olarak geçse de görsellere baktığımız zaman bu çizgilere estetik demek daha doğru geliyor. Çünkü her çalışma o kadar da simetrik değil. Sanki her eşya antikaymış hissi veriyor. Geçmiş günümüze gelene kadar da baya sadeleşiyor tabi ki. Halen bu akımdan etkilenmeye devam ediyor iç mimari.

Ne kadar mobilyalar işlemeli, kumaşlar desenli de olsa camlar ve kapılar o kadar büyük kullanılıyor ki bu mimaride, evin aydınlık olamaması imkânsız bir hale geliyor. Olabildiğince süslü ama oldukça ferah evler ortaya çıkıyor.

Püf Noktaları:

Fil dişi objeler
Desenli tek tip döşeme
Oyulmuş ahşap mobilyalar
Vitray büyük camlar

artdecoandartnouveau

enguzelevler

hakanezer

matinlumineux

Arts And Craft

Bu akımın diğer adı Mission olarak geçiyor. 1800’lerden 1920’lere kadar etkisini sürdürmüş. Daha çok ahşaba dönülmüş. Buram buram ahşap dokusu var dekorlarda. El işçiliğinde asla vazgeçmemişler ama artık makineleri de kullanalım demişler mobilyalarda. Şekiller daha basitleşmiş ve büyümüş. Baya heybetli mobilyalar var. Hem de koyu ahşap hem de kocaman dolaplar masalar…

O anneannelerin her misafirden sonra yastıkları düzeltme takıntısı bir nebze olsun bitmiş gibi duruyor. Ama o klasik etki hala devam etmekte. Doğalığın ciddi anlamda ön plana çıktığını da söyleyebiliriz. Asla ahşap dokusunu renklendirmiyorlar. Her şey kendi renginde. Tam bir orman havası yani.

Arts and crafts akımında en dikkat çekici farklılık insanların detaylardan bıkıp, oyma işçiliğinden vazgeçmiş olmaları. Mobilyalar o kadar geometrik ve sade kalıyor ki diğerlerinin yanında, direkt akımı tanımlayabiliyorsunuz. Eğer siz tam bir ahşap severseniz işte bu akımın ismini veriyor ona göre ev döşetiyorsunuz. Bildiğiniz çiftlik evi yahu bunlar. Yalnız daha duvar asılmış geyik kafaları yok! Olmasın da…

Püf Noktaları:

Koyu ahşap
Büyük ve ağır eşyalar
Büyük geometrik objeler
Gene el işi olan ama daha sade tasarımlar

plowhearth

fortbendlifestylesandhomes